
Metis Yayınları, 2021, 62 sayfa
Önsöz:
Bu çalışma, Zizek’i ve Zizek üzerinden Lacan’ı tanımak ya da daha fazla tanımak isteyen okurlar için hazırlanmıştır. Hatta tüm Zizek kitaplarını okumuş olanlara dahi hitap edebilir, tabii ki eğer Borges’e hak veriyorlarsa; “okumak önemli değildir”, demiş Borges, “önemli olan yeniden okumaktır.”
Çalışma, okumayı akıcı kılmak adına, bir “söyleşi” formatında kurgulanmıştır. Böylesi bir söyleşi, kurgu değil de gerçek olsaydı, soracağımız sorulara Zizek’in vereceği cevapları, kitapları dolayısıyla, aşağı yukarı biliyor olurduk. Bu söyleşi fikri de böyle çıktı ortaya.
Söyleşimizde Zizek’in “söyledikleri”, ya doğrudan kitaplarından yaptığımız alıntılardır ya da kitaplarında ifade ettiği düşüncelerden hareketle kaleme alınmıştır. Çalışma sadece bir alıntılar derlemesi değildir. Şöyle ki, Zizek’in belli bir konu üzerine düşünceleri aktarılırken, bir kitabın tamamına dağılmış olan düşünceleri bir araya getirildiği gibi, o konu üzerine farklı kitaplarında yer alan düşünceleri de toparlanmıştır. Çalışmadaki bu eklektik yapıyı göstermek üzere, kaynakça için numaralandırma sistemi kullanılmamış, onun yerine atıf yapılan eserlerin kısaltılmış isimleri ilgili paragrafın sonunda belirtilmiştir.
Belirtilmesi gereken bir başka husus daha var: Kimi karmaşık alıntılarda, konunun daha iyi anlaşılabilmesi amacıyla, bazı kısaltmalar ve bazı düzeltmeler yapılmıştır. Düzeltme derken, yapılan çevirilerin bazılarını yeniden işleme tabi tutarak daha “serbest” bir çeviri yapmayı kastediyorum. Değerli çevirmen ve okurlarımızın anlayışla karşılayacağını umarım. Özetle, metindeki eklektik yapı ve “tahrifat”ları, müzik endüstrisinde 90’larda ortaya çıkan “remix” işleminin bir benzeri olarak düşünebiliriz.
Çalışma iki “oturum” şeklinde sunulmuştur. Birinci oturumda, Lacan’ın günümüzdeki en yetkin yorumcusu olarak Zizek’ten, Lacan’ın bazı temel kavramlarını açıklamasını istedik. İlk dört bölüm buna ayrıldı. Beşinci bölüm ise, Zizek’in çok önem verdiği ve istisnasız tüm kitaplarında üzerinde durduğu bir konu olan “geriye dönük nedensellik (retroaktivite) yoluyla özgürlük olanağı” konusuna ayrıldı. İkinci oturumda ise, konu yelpazesi genişletildi ve Zizek’in Corona’dan tesettüre, İsrail’den Çin’e kadar farklı pek çok konudaki ilginç görüşleri aktarılmaya çalışıldı.
Bu türden bir söyleşi kitabım daha var, 2017 de yayımlanmıştı: “Nietzsche ve Schopenhauer ile küçük bir söyleşi”. Bu son çalışmada ise günümüzün en önemli filozofu sayılan bir isim, söyleşi için konuğumuz oldu. Okurların, bu söyleşiye de ilgi göstereceklerini umuyorum.